Yaşanan üzücü deprem sonrası Hatay’a ilk gidişimizde bölgeden bir muhabbet kuşunun arka balkon kapısı açık bir evin içinde kafeste olduğuna yönelik bir ihbar aldık. Akabinde belirtilen eve gittik ve apartmanın arkasından dolanarak eve girmeye çalıştık. Balkon kapısı çıkabileceğimiz bir yükseklikte değildi, bina oldukça hasarlıydı, girişler kapalıydı ancak neler yapabileceğimiz konusunda fikir yürütmeye devam ettik. Ne yazık ki, çevredeki güvenlik görevlileri ve askerler tarafından bölgede bulunmamıza güvenlik sebebiyle daha fazla izin verilmedi. Kuşu alamasak bile civarda karşımıza çıkan arama kurtarma görevlilerini bilgilendirmek ve kuşun olduğu alana yönlendirmek için harekete geçmeye karar verdik ve yakındaki bir çadır alanına yöneldik. Dayanışma göstermek ve bilgilendirmek amacıyla bulunduğumuz alanda kuş üreticisi olan A. beyle tanıştık. Kendisi bahsi geçen kuşla ilgili arama kurtarma görevlilerini bilgilendireceğini söyledi ve kendi baktığı kuşların da iki tanesinin yaralı ve yardıma ihtiyacı olduğunu belirtti. Biz de böyle bir durum karşısında tüm kuşları alabileceğimizi, gerekli tüm nakil ve tedavi işlemlerini yapabileceğimizi söyledik. Ancak ısrarlarımıza rağmen çeşitli gerekçelerle yalnızca yaralı olan iki kuşu almamızı istedi. Kendisinden ayağı zedelenmiş bir saka kuşu ve kanadı zedelenmiş bir muhabbet kuşu aldık. A. beye yem ve dayanışma desteğine hazır olduğumuzu belirterek iletişim bilgilerimizi bıraktık. İki kuşu Ankara’da yeni yuvaları Simurg Kuş Yuvası Derneği’ne teslim ettikten sonra bölgedeki arama kurtarma ve nakil çalışmalarımıza devam ettik.