![](https://animalsaveturkey.org/wp-content/uploads/2023/12/hyv-1024x614.webp)
Bir hayvan hakları savunucusu, geceleri neden uyuyamaz?
Gündemden az biraz haberi olan her hayvan hakları savunucusunun kaderidir geceleyin huzurlu bir uyku uyuyamamak… Peki şu son birkaç günde ne gibi hayvan hakları ihlalleriyle uyku girmedi gözümüze, hayvanlarla ilgili son gelişmeler neler? Buyurun, birlikte inceleyelim….
Antalya’daki bir gösteri merkezinde bir yunus ve fok öldü
Antalya’daki bir “gösteri merkezinde” bir yunus ve fok öldü.
Platform, Tarım ve Orman Bakanlığı denetimindeki “Waterhill” gösteri merkezinde art arda ölen yunus ve fokun nekropsi* raporunun açıklanmasını talep etti.
Yunuslara Özgürlük Platformu Sözcüsü Öykü Yağcı‘nın aktardığına göre ise yaklaşık 2 yılda, Marmaris’teki hayvan hapishanelerinde toplamda 5 yunus hayatını kaybetti.
Doğan Haber Ajansı’na demeç veren Hayvan Hakları İzleme Komitesi’nden avukat Hacer Gizem Karataş ise mevcut Hayvanları Koruma Kanunu’nda bu tip hayvan hapishanelerinde “kapasite artırımı” için uygulanan 25 bin TL’lik ceza hakkında, “Bu miktarlar, hayvanlara zorla gösteri yaptıran ve rehabilitasyon yalanı ile otizmli, down sendromlu çocukların ailelerini dolandırarak ciddi miktarda para kazanan bu işletmeler için komik rakamlar” değerlendirmesinde bulundu.
Hepimiz, mevcut Hayvanları Koruma Kanunu’nun hayvanların yaralarına hiçbir şekilde merhem olmadığını biliyoruz. Sözde “yasaklar” hayvanların sömürüldüğü sistemin değiştirilmesi için en ufak caydırıcı unsur taşımıyor. Bu yüzden uyuyamıyoruz.
Nektopsi: Ölüm nedenini araştırmak amacı ile kadavranın bir metot çerçevesinde açılıp organ ve dokuların incelenmesi.
![](https://animalsaveturkey.org/wp-content/uploads/2023/12/ozel-haber-psd-18-eylul-son-4.webp)
![](https://animalsaveturkey.org/wp-content/uploads/2023/12/pexels-cottonbro-studio-4911706.webp)
Hayır olsun: Tavuk gıdaklamalarını tercüme eden yapay zeka geliştirildi
Independent Türkçe’den Çağla Üren’in derlediği habere göre Tokyo Üniversitesi profesörü Adrian David Cheok liderliğindeki ekip, “tavukların çeşitli duygusal durumlarını yorumlayabilen bir sistem” geliştirdi. “Derin Duygusal Analiz Öğrenmesi” diye adlandırılan bu sistemin; yapay zeka tekniğini kullanarak açlık, korku, öfke, memnuniyet, heyecan ve sıkıntı gibi duyguları tercüme edebildiği iddia ediliyor.
Sekiz hayvan psikoloğu ve veterinerle iş birliği yapılarak ortaya çıkarılan sistemin, yüzde 80 doğruluk oranıyla tavukların duygu durumunu tespit edebildiği öne sürülüyor.
Profesör Cheok, “Bu teknikleri diğer hayvanlara uyarlayabilmeyi ve hayvanların yer aldığı çeşitli endüstrilerde inanılmaz bir zekanın temelini atabilmeyi umuyoruz. Hayvanların ne hissettiğini bilirsek onlar için çok daha iyi bir dünya tasarlayabiliriz” diyor.
Umarım bu teknik, “Hayvanları nasıl daha verimli bir şekilde sömürebiliriz?”in yeni bir anahtarı olarak karşımıza çıkmaz. Gerçi araştırma henüz hakemli bir dergide yer almadı. Bu arada Profesör Cheok’un iddia ettiğinin aksine, “hayvanların acıyı hissedebildiğini bilmek” maalesef insanlığı şu ana kadar onları öldürmek ve sömürmekten de alıkoymadı.
Hayvanlar için iyi bir dünya nasıldır size? Çok basit değil mi? Acı çekmedikleri ve öldürülmedikleri bir dünyadır.
Sokakta yaşayan köpekler için komisyon kuruldu; haber, bazı yayın organlarınca “Sokakta vahşi köpek sürüleri kalmayacak” söylemiyle verildi
Bir süredir sokakta yaşayan köpeklerle ilgili ana akımda çok fazla “bilinçli” ve “planlı” bir şekilde “sokak köpeği şiddeti” haberlerinin geçildiğinin sanırım hepimiz farkındayız.
Geçen yıl Animal Save Ankara grubu olarak Çubuk Çöplüğü’nde köpekleri beslemeye gittiğimizde, aslında hayvanların şehrin dışındaki bir alanda tecritte olmasının ne bizler ne de onlar için bir “çözüm” olmadığına bizzat şahit olmuştuk.
Tekrar soruyoruz: Hayvanlar için barınakların ölüm kampından farkı yoksa neden bunu destekleyelim? Yönetimler; şehirlerin, ilçelerin, kentlerin birer parçası olan hayvanlardan insanlardan sorumlu oldukları kadar sorumlular.
*Yolda saldırgan bir insan görseniz ne yaparsınız? Öz savunmanızı yapmak dışında aklınıza gelen ilk şeylerden biri o insanı öldürmek olmaz sanırım. Öyleyse köpekler için de çözümün katliam olması kabul edilemez. Davranış bozukluğu olan hayvanlar için talep edebileceğimiz iki şey var: Bilinçli bir halk -ki bu ancak kamuyu hayvan hakları alanında bilgilendirmek ve hayvana şiddet uygulayan insanların adaletli bir şekilde cezalandırılması ile mümkün- ve davranış bozukluğu olan köpekler için rehabilitasyon hizmeti.
![](https://animalsaveturkey.org/wp-content/uploads/2023/12/dsc_0071.webp)
![](https://animalsaveturkey.org/wp-content/uploads/2023/12/brody-isle-of-dogs-768x322.webp)
Gelelim komisyon meselesine… Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde kurulacak komisyonda, İçişleri Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan da temsilcilerin yer alacağı söyleniyor.
Komisyonun, sokak hayvanları meselesinde üzerine eğileceği ana başlıklar şöyle:
Evcil hayvanlarını sokağa terk edenlere yönelik daha caydırıcı tedbirler alınması, insanların hayvanlara yuva olması için teşvik edilmesi, sokakta yaşayan hayvanların toplatılması ve bunun için toplama, kısırlaştırma merkezlerin kurulması, barınak açılması gibi “hizmetlerin” verilebilmesi adına bakanlığa ait arazilerin kullanılması…
Önümüzdeki Kabine toplantısında detayların belli olması öngörülüyor. Biz de sokakta yaşayan hayvanlara dair her bir gelişmeden sizleri haberdar etmek için burada olacağız.